İSİMLERİN İLE MÜSEMMA OLASIN YAVRUM
Bir bebek geldi dünyaya, büyük insanlık ailesine yeni bir fert
katıldı.
Orhan Arslan hocamın ifadesi ile “insanlıkta dengimiz, dinde kardeşimiz” bir bebek.
Bebekle beraber dünyayı ve evimizi Rabbimizin yeni bir ayeti şereflendirdi.
Her bebek bir ayet,
her bebek bir nimet, görebilen gözler, hissedebilen yürekler için.
Rabbimiz bizi verdiği her nimetten hesaba çekeceğini söylüyor Tekasür suresinde.
O zaman nimetin
kıymetini bilmek, şükrünü eda etmek
gerekiyor.
Çocuk nimetine verdikleri
kıymeti göstermek için ana-
babaların yaptığı ilk işlerden biri , onun
büyük insanlık ailesinin içinde tanımlanmasını sağlayacak bir isim koymak.
İsim koymak ciddi bir iş.
Çok değer verdiğim bir dostum bebeğimizin doğumunu hayırlamak
için aradığında, yavrumuzun adının Melike Sophie olduğunu öğrenince “ anne
babaların, çocuklarına isim koyarlarken aslında ona bir vizyon sunduklarının
bilinci ile konmuş, özenle seçilmiş bir isim ” dedi. Ne kadar doğru.
Anacığı babacığı günlerce belki de yavrucuğun anasının
karnında olmaya başladığı aylar boyunca düşünüp yavrularına biri Türkçe biri Almanca
olan bu güzel isimleri uygun görmüşler. Yavrucuk dünyada daha bir gününü doldurmadan Elif
ve Daniel’in çok sevdikleri ilahiyatçı
bir ağabeyleri geldi evimize ve ezanını
okuyup isimlerini kızımızın minik kulaklarına
fısıldadı.
Dedem Korkutun ifadesi ile “ismini Oğuz hoca koydu, yaşını kadri
büyük Allah versin “
Bize de isimleri ile
müsemma olması için dua etmek düştü.
Melike , Rabbimizin el – melik ismi ile aynı kökten geliyor.
Sahip olduğu mülkün üzerinde tasarruf sahibi olan demek.
Güzel kızımız bir
ömür boyu öncelikle Rabbimizin ona emanet ettiklerinin üzerinde Rabbinin rızasına uygun tasarrufta bulunsun
inşallah.
Melikesi olsun
ellerinin.
O minicik yumuk yumuk ellerini hep helal ve temiz olana
uzansın. Güzel şeyler üretsin.
Darda kalana , yardım isteyene uzansın elleri. Kimseye vurmasın, kimseyi incitmesin o güzel
eller. Sevdiği adamın elini sımsıkı tutsun ve uzun bir ömrü beraber geçirsinler
elele.
Melikesi olsun
ayaklarının.
Helal ve temiz olana
yürüsün ayakları. Dünyada güzel izler bıraksın attığı adımlar. Ayağının kıymetini giydiği ayakkabının
markasının değil , bastığı yerlerin arttırdığını bilenlerden olsun inşallah.
Tüketmek için değil üretmek için koşsun ayaklarının üstünde. O güzel , pofuduk ayaklar yavrumu Efendimizi
ziyarete, Beytullah’ı tavafa götürsün inşallah. Ayağının altındaki topraktan geldiğini,
toprağa döneceğini ve toprağın ona emanet olduğunu hiç unutmasın benim yavrum .
Melikesi olsun dilinin .
Dilini Rabbimin haram kıldığı gıybetten , alaydan, boş
sözlerden muhafaza etsin inşallah. Güzel
ve anlamlı sözler için kullansın dilini. Rabbimin kelamı
dökülsün dilinden , hem okuyan hem de anlatanlardan olsun küçük kuşum.
Melikesi olsun midesinin.
Haram ve pis olan herşeyden korusun midesini. Katkısız,
zehirsiz ve temiz olan girsin yavrumun midesine.
Melikesi olsun gözlerinin.
Harama, çirkine ilişmesin bakışları. Güzel görmeye, güzeli
görmeye yönlendirsin o güzel gözlerini.
Melikesi olsun kulaklarının.
Kötü sözden çirkin
müzikten korusun kulaklarını. Yağmurun sesini, rüzgarın fısıltısını, kuşların
cıvıltısını duyacak ayarı bozmasın inşallah.
Melikesi olsun vücudunun.
Kızımın izni olmadan kimse dokunamasın bedenine ve o, bir tek
helalin dokunmasına izin versin büyüdüğünde.
Melikesi olsun gönlünün.
Yunus Emre’mizin “ Gönül Çalabın tahtı, Çalab gönüle baktı.
İki dünya bedbahtı, kim gönül yıktı ise” deyişini
içselleştirsin benim kuzum.
Korusun gönlünü tüm kirlerden , kötü duygulardan, Yıkmasın
gönlünü , üzmesin tahtın sahibini.
Melikesi olsun
aklının.
Aklına kimsenin ipotek koymasına izin vermesin benim güzel
kızım. Rabbimizin bizlere verdiği en büyük
nimet olan “akıl” ı iyi ve güzel işler üretmek için kullansın bir ömür boyunca.
Zor iş Melike olmak. Sahip olduğu mülkün üzerinde doğru
tasarrufta bulunmak.
İşte bunun için anası babası yavruma ikinci isim olarak Sophie’yi vermişler. Kızları “Bilge” olsun istemişler.
Melike Sophie ismini
ilk duyduğumda aklıma “Bilge Kral” ünvanı ile anılan Bosna’nın efsanevi lideri
Alija İzzetbegoviç gelmişti. İslam üzere yaşayan , doğu ve batı ilimlerine
vakıf, çelik yürekli güzel insan
İzzetbegoviç. Hem alim, hem cesur hem de
güzel ahlaklı.
Benim kuzumda ömrü
boyunca bulunduğu her yere huzur ve
mutluluk veren “ Bilge Kraliçe” olsun inşallah.
AMİN.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder